Afrika; ilk evimiz. Onun hakkında söylenecek çok söz, yazacak çok şey var. Kuzeyinden güneyine bir renk cümbüşü, bir kültür mozaiği, bir doğa harikası burası. Dünyanın en eski yerleşim yeri ve en genç nüfusuna sahip kıtasını keşfetmek ise en büyük heyecan!

Sırt çantalı gezginler, hazır olun, bugün Afrika’nın güneyini keşfe çıkıyoruz! Ülke ülke görmeniz gereken her şeyi listeledik, eledik, yine ekledik, yazmalara, yazdıkça heyecanlanmalara doyamadık! Anlatacak çok şey var, bu yüzden sözü uzatmıyoruz. Sizin için Afrika’nın güney bölgesi seyahat rotalarını hazırladık. Ne kadar vaktiniz ya da naktiniz varsa ona göre önerilerimizi okuyun, seyahatinizi planlamaya başlayın! Unutmayın, Afrika’da çok uygun uçak bileti fiyatlarıyla şehirler ve ülkeler arası seyahat ederek zamandan tasarruf edebilirsiniz!

Sırt çantalılar için önerilen bütçeler uçuş masrafları hariç sokak yemeklerinden günde 1-2 öğün yiyerek ve hostellerde kalarak tahmin edilen rakamlar. Siz bunu kendi seyahat alışkanlıklarınıza göre revize edebilirsiniz.

Güney Afrika

1 Ay (Bütçe $1500)

Vize: 30 güne kadar vize gerekli değil

Para Birimi: ZAR

Konaklama: $300

Yeme-İçme: $400

Aktivite: $800

Ülkeler arası seyahat etmek çok heyecan verici biliyoruz, ancak seyahatiniz için ayırdığınız çok vaktiniz yoksa, gideceğiniz kıta devasa toprakları ile Afrika’ysa hızlı geçişleri tavsiye etmeyiz. Safari yapmak istiyorsanız, sörfe merakınız varsa, akarsular, nehirler en büyük tutkunuzsa Afrika’nın incisi Güney Afrika tam size göre.

Afrika’nın en batılı yüzü: Güney Afrika. Deneyim konusunda eşsiz seçeneğinizin olduğu, batılı ve Afrikalı hayatın bir karması sayılabilecek bu yegane memleketi ne kadar anlatsak az. Sırt çantalılar için görülecek çok yer var, bu sebeple hemen başlayalım anlatmaya.

Güney Afrika 9 bölgeden oluşan dev bir ülke. Esas başkenti Pretorya olmakla birlikte ekonomi başkenti Johannesburg, keyif başkenti Cape Town diyebiliriz. Muhtemelen bulacağınız en ekonomik biletler Johannesburg’a olacaktır, bu sebeple seyahate oradan başlıyoruz.

Johannesburg yakınlarındaki Kruger Doğal Parkı’nda Afrika’nın 5 büyük hayvanı ile tanışmak mümkün. Zaten Johannesburg’da yapacağınız en mantıklı şey hemen bir araç kiralayıp Kruger’a yol almak. Araç kiralamak istemezseniz biraz pahalı alternatifler olsa da birçok tur seçeneği var.  Johannesburg’da raylı sistem, otobüsler ve Uber iyi çalışıyor. Burada 2-3 gün geçirdikten sonra seyahatinize ilk uçakla Cape Town’da devam edin.

Cape Town Afrika’nın Avrupa’sı. Sırt çantalılar için ne yapacak şey, ne gezecek yer bitiyor. Şehrin çok sistematik olmasa da tren ve otobüs sistemi var, Uber ise çoğu gezgin ve lokalin en çok kullandığı ulaşım aracı. Kalacak onlarca backpacker hostel alternatifi var, şehir hayatı ilginizi çekiyorsa merkezde, spor odaklı bir plan hazırladıysanız sahil ya da dağlık kısımlarda kalabilirsiniz.

Merkezde Dev Masa Dağı’na tırmanın, canlı gece hayatına kendinizi kaptırın. Kirstenbosch Botanik Parkı’nda piknik yaparken açık hava sinemasında nostaljik filmler izleyin. Festivaller, marketler, 2. el pazarları, sokak sanatçıları… Sokak kültürünün kalbi burada atıyor.

Sörf öğrenmek istiyorsanız tam sırası, Muzenberg’deki sörf okullarından birinde 1 hafta geçirin. Köpekbalığı kafes dalışı yapın, Afrika’nın en güneyi Ümit Burnu’na gidin, babunları hayranlıkla izleyin, Boulder’s Plajı’nda penguenler ile yüzün.

Vaktiniz kalırsa güzelim koyları Garden Route ile gezin. Sizin gibi gezginler bulup araç kiralayarak ya da tek biletle birçok koy gezen Baz Bus ile Güney Afrika’nın enfes koylarını gezebilir, müthiş doğasına tanık olabilirsiniz. Hatta ve hatta, yol üzerinde dünyanın bungee jumping yapılan en yüksek köprüsüne uğrayıp bir çılgınlık bile yapabilirsiniz.

Tabi bu saydıklarımızın hepsini yapmanız çok zor, neredeyse imkansız. Siz en iyisi aralarından seçin, seçerken şu yazımız size ilham versin. Güney Afrika’nın ardından atlayın uçağa, yolculuk Namibya’ya.

Namibya ve Botsvana

15 Gün (Bütçe $950)

Konaklama: $250

Yeme-İçme: $300

Aktivite: $400

Bir aylık seyahatin tamamı Güney Afrika’da hakkıyla geçti. Sıra Namibya ve Botsvana’da. Bu ülkeler seyahat etmek için çok ekonomik alternatifler olmayabilirler ancak biraz araştırma ile üstesinden gelemeyeceğiniz bir masraf yok! Konaklama Güney Afrika’dan daha pahalı olabilir, görmek istediğiniz yerleri iyi araştırıp seçerseniz aktivite masraflarınızla tekrar dengeyi sağlayabilirsiniz.

Namibya

Vize: Gerekli

Para Birimi: Namibya Doları

Namibya 2 milyon nüfusu ve dev çölü ile sizi karşılıyor. Çöl seviyorsanız burada uzun yolculuklar yapabilirsiniz ancak bizim tavsiyemiz, eğer Kruger’a gitmemişseniz önce başkent Windhoek’ın kuzeyinde kalan Etosha Doğal Parkı’na gidin. Araç kiralayarak ya da toplu gruplara katılarak bu parkı gezebilirsiniz. Kamplı bireysel uzun turların biraz pahalı olacağını söylememizde fayda var.

Namibya tarihseverler için olduğu kadar uzay-bilimciler için de ilginç bir nokta keza dünyanın en büyük meteoru 1920 yılında Namibya’da bulundu: 60 ton ağırlığındaki Hoba Meteoru. Hazır ülkenin  kuzeyindeyken onu da görmenizde fayda var. Ardından ver elini çöller.

Batı sahil koylarında Namib Çölü tepelerinde kum sörfü yapın, çölün gözümüzü kandırdığı ufuk çizgisinde boyut temalı fotoğraflar çekin. Arkadaşlarınız elinizde bir araba görünce ya da bir grup minik insanı ayağınızla ezmek üzere olduğunuzu görünce çok şaşıracak.

Bu eşsiz coğrafya aynı zamanda dünyanın ilk yerleşkelerinden biri. Dünya Mirasları Listesi’nde yer alan Twyfelfontein, avcı toplayıcıların çizdiği ilk resimlere ev sahipliği yapıyor.

Eğer vaktiniz varsa biraz güneyde kalan Kolmanskop Ghost Town’a uğramayı unutmayın, 1954 yılından beri kimsenin yaşamadığı kum içinde kalmış bölge fotoğraflamak için müthiş bir yer.

Buradan sonra ilk durağınız ilk uçakla Botsvana olsun. (ya da karayolu ile ulaşabilirsiniz)

Botsvana

Vize: 90 güne kadar vize gerekli değil

Para Birimi: Botsvana Pula

Botsvana dikey olarak uzun bir ülke ve birçok toprağı doğal park sayıldığı için koruma altında. Otobüs ile yapılan yolculuklar bu sebeple uzun sürüyor. Şehir değiştirirken uçmanızı tavsiye ederiz.  Başkent Gaborone ülkenin en güneyinde yer alıyor, şehir hayatı ve alışveriş merkezlerini deneyimlemek isterseniz buradan seyahatinize başlayabilirsiniz ancak bizce ülke biraz daha kuzeyde ilginçleşmeye başlıyor. Şiddetle önereceğimiz ilk durak Okavango Delta’sına ev sahipliği yapan Maun şehri.

Maun birçok expat’ın yaşadığı, içinde onlarca ‘game reserve’ bulunan, daha çok lüks safari severler için alternatifleri olan bir şehir. Lüks diyoruz ancak ekonomik seyahat arayışı içinde olanlar üzülmesin keza dev deltayı görmek için bu lüks alternatiflere ihtiyacınız yok. Şehir merkezinden Okavango doğal parkı için biletlerinizi alabilir, ayarlayacağınız araçla deltaya ulaşıp, uzun ince kanolarla Boro gölünde hayatınızın en anlamlı gününü geçirebilirsiniz. Hipo ve timsahların yuvası olan bu göl sessiz, dingin bir mabed gibi. Etrafta sazlık ve nilüferlerden başka hiçbir şey yok. Zamanınızı doğru ayarlamanız önemli çünkü bu göl yılın sadece birkaç ayı gezmek için yeterli suya sahip oluyor. Buradaki misyonunuzu tamamladıktan sonra daha da kuzeye, Kasane’ye yol alın.

Güney Afrika ve Namibya’da safariye gitmemişseniz hiç dert etmeyin, keza ülkenin en kuzeyindeki Kasane şehrinde Chobe Ulusal Parkı tüm görkemiyle sizi bekliyor. Araçlı ya da botla yapılan safarilerden birine katılabilir, Afrika’nın büyük 5 hayvanından 4’ünü görme şansını elde edebilirsiniz. Bu şehirde doğal hayata o kadar büyük saygı var ki yolda yürürken vahşi domuzlarla karşılaşabilir, yolda giderken karşıdan karşıya geçen Kudu’lara korna çalmak zorunda kalabilirsiniz.

Botsvana rüyası bitti, sıra ilk uçakla, ya da feribotla Zambiya!

Zambiya, Zimbabve ve Mozambik

1 Ay (Bütçe $1000)

Konaklama: $300

Yeme-İçme: $400

Aktivite: $300

Seyahatin son 1 ayının rotaları Zambiya, Zimbabve ve Mozambik. Zambezi Nehri sağolsun, Zambiya ve Zimbabve seyahat etmesi çok zor olmayan alternatifler olarak karşımıza çıkıyor. Konaklama masrafları bu 3 ülkede tekrardan makul bir sınıra geliyor. Önerimiz Zambiya ve Zimbabve’de birer hafta geçirip, kendinizi 15 günlüğüne Mozambik’e atmanız.

Zambiya

Vize: Sınır kapısında 30 günlük veriliyor

Para Birimi:Zambiya Kwachası

Bir rüya biter, ötekisi başlar. Victoria Şelalesi’nin kuzey sınırı olan Zambiya’da kuşkusuz kalacağınız şehir Livingstone olmalı. Bu küçük şehir el işi pazarları, barları ve backpacker hostelleri ile sıkılmanıza izin vermiyor. Tek bir şehir etrafında yapacağınız aktiviteler de bitmiyor. Bunlardan ilki, tahmin edebileceğiniz gibi Victoria Şelalesi Ulusal Parkı. Bu park CNN tarafından dünyanın 7 harikasından biri seçildi. Dünyadaki en uzun şelale olan Victoria’nın isim babası batılı kaşif Livingstone, esin kaynağı ise İngiltere Kraliçesi. Şelalenin ilk ismi gürleyen duman anlamına gelen Mosi-oa-Tunya hala kullanılıyor ve bu şelale UNESCO Dünya Mirasları arasında yer alıyor. Parkı gezmek için bir tam gününüzü ayırmanızı tavsiye ederiz çünkü yol boyunca birçok izleme noktası ile karşılaşacaksınız.

Bu müthiş şelalenin belki de kendinden daha ünlü hale gelmiş bir havuzu var; ismi Devil’s Pool. Eğer seyahatiniz Eylül – Ocak aralığında olacaksa şelaledeki su akışı belli bir seviyenin altına iniyor ve 104 metre yükseklikte doğal bir havuz oluşuyor. Çok da güvenli görünmeyen bu havuzda yüzmek için rehber eşliğinde gitmeniz şart ama gördüğünüz müthiş manzara ve yaşattığı adrenalin her şeye değiyor.

Livingstone şelaleden daha fazlasını da sunuyor. Afrika’nın vazgeçilmezi safariler, kurtarılmış çita ve kaplanlar ile yürüyüşler, tarihi müzeler, doğa sporları… Zambiya’da dert etmeyeceğiniz tek konu aktivite bulmak olacak.

Ama çılgın maceralar burada bitmez, bir de kıyının diğer kısmına bakalım; Zimbabve.

Zimbabve

Vize: İnternetten vize başvurusu yapılabilir.

Para Birimi: Dolar alışverişte kabul ediliyor.

Zambiya’dan Zimbabve’ye yürüyerek ya da taksi ile geçebilirsiniz. Geçtiğiniz köprünün müthiş vadi manzarası ve tam ortasındaki Bungee Jumping istasyonu göz önünde bulundurulursa biz yürümenizi daha çok tavsiye ederiz. Taksi kullanmasanız da yolda sizi bisikleti ile 1 dolara karşıya geçirmeye gönüllü birçok sürücü ile karşılaşacaksınız.

Zimbabve sınırından sonra sizi karşılayan şehir, doğal parkı ile aynı ismi taşıyan Victoria Falls olacak. Burada da backpacker hostelleri imdadınıza yetişiyor. Ülkede ATM’lerden dolar çekebilir ve alışverişte kullanabilirsiniz. Ulaşım için taksi kullanabilirsiniz. Gelelim yapılacaklara;

Burası Victoria Şelalesi’nin güney sınırı, buraya gelip de buradaki doğal parkı görmemek tabi ki olmaz. Onlarca gözlem noktası olan parkta gezerken sizi rahatsız edecek tek şey şelaleden size kadar ulaşacak olan su taneleri olacak. Park boyunca sizle bir derdi olmayan vahşi hayvanlarla da sıkça karşılaşabilirsiniz.

Zimbabve, diğer Afrika şehirleri gibi dört bir yanında doğal parklara ev sahipliği yapıyor. Hwange, Matobo, Nyanga ülkenin farklı noktalarında bulunup vaktiniz olursa seyahat etmenizi önereceğimiz diğer parklar olacak ama bu ülkenin kalbi Victoria Falls’da atıyor diyebiliriz.

Zambezi Nehri sadece bir sınır değil, aynı zamanda maceraseverler için sonsuz aktivite mekanı. Body board, rafting ya da kayaklar ile nehri uçtan uça geçebilirsiniz. Nehir ve şelaleyi helikopter ya da microlight uçuşları ile havadan izleyebilirsiniz. 

Macera bitmedi, sırada Mozambik var.

Mozambik

Vize: Sınır kapısında 30 günlük veriliyor.

Para Birimi: Yeni Mozambik Meticais

Mozambik güneyden kuzeye yollarda yoran ülkelerden biri, bu sebeple zaman zaman domestik uçuşlar yapmanız en mantıklısı olacak. Buranın başkenti Muputo. Ülkenin en güney kıyısında kalan başkent zaman zaman Akdeniz mimarisi ile göz dolduruyor. Portekiz etkisini mimaride olduğu kadar yiyeceklerde görmek de mümkün. Özellikle yolculuğunuz boyunca peri peri sosuna doyacağınız bir serüvene çıkmaya hazır olun. Ama burada çok da zaman geçirmemenizi öneriyoruz. Peki güneyde bizi başka neler bekliyor?

Öncelikle Inhica, ardından Ponta D’Ouro ve Ponta Malongane uğramanız gereken koylar. Inhica şehir merkezine 40 km uzakta yer alıyor ve mercan zengini koylarıyla her sene dalış meraklıları tarafından sıkça ziyaret ediliyor. Ponta D’Ouro ve Malongane ise aynı mercan zenginliğinin yanı sıra yunus ve köpekbalıklarının uğrak noktası.

Güneyde uğrayacağınız noktalar bittiyse kuzeye doğru ilerleyelim. İlk durak Tofo Beach. Özellikle gezginlerin akın ettiği bu kumsal buna rağmen orijinal hali ile kalmış durumda. Mozambik’in Goa’sı olarak da tanımlanan kumsalda birkaç bungalov dışında da bir şeye ihtiyacınız yok zaten. Burada güney sahilleri gibi dalış ve şnorkel ile onlarca farklı deniz canlısı tanıyabilirsiniz.

Vilankulos sırt çantalı gezginlerin bütçesinin çok üstünde bir durak ama bahsetmeden geçmemiz doğru olmaz. Çünkü buranın konuşmaya değer bir deneyimi var; Bazaruto Takımadaları. 5 adadan oluşan tur ile adalar arasında dalış, keyif ve eğlenceye doyacaksınız.

En kuzeyde bizi Mozambik Adası karşılıyor. 3 kilometrelik bu küçük ada Unesco Dünya Mirasları arasında ve ülkenin tarihsel açıdan önemli noktalarından biri.

Bizim önerilerimiz şimdilik bu kadar. Aklınızda Afrika’nın Güney ülkeleri ile ilgili başka öneriler mi var? Yorumlarda yazın, tiwitleyin ya da facebook sayfamıza yazın.