Cape Town’ın Bulutların Ardına Saklanması İçin 25 Neden

Avrupa görünümlü, Afrika ruhuna sahip bir şehir Cape Town. Güney Afrika’nın en ucunda, adeta kimse bulamasın, göremesin diye bulutların ardına saklanmış, Table Dağı’nın etrafında konumlanmış. İnanılmaz güzel bir ay geçirip deneyimlediğim “Mother City”nin kimsecikler bu güzelliği bulamasın diye kendini saklama sebeplerini sıralama vakti:

1- Cape Town’ın Salı Pazarı “Greenmarket Square”

Screenshot_2

Şehrin merkezinde bir “salı pazarı”. Afrikalı teyzeler Afrika kültürüne ait çeşit çeşit ürün satıyor. Bir şey almak istemeseniz bile oturup izleyesiniz geliyor, inanılmaz bir renk cümbüşü. Burası aynı zamanda birçok apart ve otelin bulunduğu bir nokta ancak pazarın konstrüksiyonları her sabah yeniden çakıldığı için sabah uykusunu sevenler bu bölgede kalmasın derim.

2- 40 yıldan çok hatrı olan kahve diyarı Truth Coffee

truth cafe

Dünyanın en iyi cafe shop’u seçilen bu mekan aynı zamanda dünyanın en hipster kafesi de seçilmeliymiş. Yerel ve kaliteli kahve deneyebileceğiniz, iç mimarisi harika bir cafe. İçeride aynı zamanda bir kıyafet dükkanı var ve tahmin edebileceğiniz gibi, hipster modasını yansıtıyor. Gündüz kahve için, gece yerel biraları denemeniz için harika bir seçenek. Şiddetle tavsiye edilir.

3- Ben Şimdi Ne Eti Yiyorum Diye Sorgulatan Afrika Lezzetleri

ostrich meat

Tamam, Türkiye’den geldiğinizde “o kadar da lezzetli” olmayabilirler. Köri soslu etler, karamelize soğanla servis edilen barbekü sosis (Nam-ı değer Braai), devekuşu eti, geyik eti, timsah eti sizi bekliyor. Tadı damağımda kalan yemeği söyleyeyim: Breyani.

4- Biraya Düşen Şehir

union beer

Yerel biraları çok ama çok leziz. &Union akşamüstü biranızı canlı müzikle yudumlamanız için doğru atmosfer.

5- Dönüm Dönüm Üzüm Tarlaları ve Enfes Şarapları

şarapevi

Cape Town’ın içinde bir Bozcaada var, adı Buitenverwachting Wine Farm. Bölgeye gidip, üzüm tarlalarının arasından geçip yerli şarapları tatma fırsatına sahip oluyorsunuz. Tarladan kopardığınız üzümleri yerken, bir yanınızda Table Mountain, öteki yanınızda Hint Okyanusu manzarası olduğunu düşünün. Dağ havası, okyanus havası ve taze üzüm kokusu… Uğramak zorunda olduğunuz bir nokta daha.

6- Törpülenmiş Hissi Veren Table Mountain

table mountain

Table Mountain; yani “Masa Dağı” bu şehirde yaşanan her şeyi gören bir dede gibi. Şehrin tam ortasını kendine yer bellemiş, şehrin tüm tarihine tanık olmuş. Güneş batarken olanca güzelliği ile insanı büyülüyor. Bulutlar dağın üzerinde yoğunlaşıp, aşağı doğru su gibi akıyor. Gerçekten inanması güç bir görüntü. Her gün izlediğim halde, her gün şaşırttı yeniden.

7- New Yorklu Gibi Hissettiren Company’s Garden

companys garden

Şehrin içinde görebileceğiniz tek hayvan, tahmin ettiğiniz gibi maymun değil, sincap. Company’s Garden bu sincaplara ev olmuş bir bakıma. Çevredeki çalışanların öğle yemeklerini kapıp geldiği bir park burası. Canlı, büyük, yemyeşil. Benim gibi park kültürünü seviyorsanız bir tam gününüzü orada piknik yaparak geçirebilirsiniz.

8- “Dalgaların Gücü Adına!” Dedirten Sörf Kumsalları

sörf

Dungeons ve Muizenburg özellikle meşhur sörf kumsalları ama tek değiller. Yılda yüzlerce insan sörf yapmak için bu toprakları ziyaret ediyor. Çok deniz sporları insanı olmasam da izlemesi bile beni yeterince heyecanlandırdı (Sörf yapılan kumsalların aynı zamanda köpek balığı dolu olduğunu belirtmek gerekir).

9- Gez gez bitmez bar ve cafeleriyle Long Street

long street son

Sörf mağazaları, publar, Hintlilerin işlettiği minik marketler, zaman zaman aşırı rüzgar, şehrin bohemlerinin yerleşkesi, kitapçılar, hosteller, kıyafet dükkanları, Long Street Baths, Kilise, reklam çekimleri, turistler, turistler, turistler…

10- Hayatı Sorgulatacak Manzaraya Sahip Signal Hill

signal hill

Aslında tam olarak bir turist adeti, ancak yazmadan bir Cape Town listesi gerçekten olmazmış gibi. Hint okyanusu ve şehre yukardan bir bakmak için harika bir nokta. Tavsiyem gitmeden önce mutlaka telefonunuza panaromik çekim uygulamalarından birini indirmeniz. Güneşin batışı ve ardından şehrin ışıklarının artışı harika bir görüntü.

12- Gidenin Evlenesinin Geldiği Camps Bay Strip

camps bay

Camps Bay, zenginliğin ve popülerliğin körfezi. Birçok düğüne ev sahipliği yapmış epey şık bu körfez, merkeze araçla yaklaşık 45 dk uzaklıkta. Şanım yürüsün diyen gelinliğini giyip buraya koşuyor. Şehrin en pahalı noktalarından biri olan bu körfezde aynı zamanda yerliler gelip yürüyüş yapıyor, cafe ve barlarında buz gibi içeceklerini alıp okyanusa karşı bir pazar rutinini gerçekleştiriyor. Çok büyük bir kalabalıkla karşılaşmak istemezseniz, Pazar dışında bir gün seçin.

13- Mandela’nın ve Devrimin Anılarıyla Bezeli Robben Adası

robben island

Robben Adası geçmişin kötü anılarından ziyade özgürlüğün simgelerinden biri olarak görülüyor Cape Town’da. Nelson Mandela’nın 27 yıllık hapis hayatının 18 yılı okyanusun ortasındaki bu adada 2 metrekarelik bir hücrede geçmiş. Waterfront’tan kalkan tekneler ile ulaşabileceğiniz adaya önceden rezervasyonla gitmeniz şart. Penguen, fok ve kuşların ev sahipliği yaptığı adada dolaşırken içinizin ürpermesini garipsemeyin, zira adanın kesinlikle geçmişinden gelen ruhu, her metrekaresinde kendini hissettiriyor.

15- Rengarenk Müslüman Mahallesi Bo Kaap

bo koop

Bo Kaap rengarenk bir müslüman semti. Tüm evler farklı renklere boyanmış, sokaklarda dolaşırken tarihi 1800’lere dayanan bu eski semtin büyüsüne kapılıyorsunuz.

16- Penguen Ne Arar La Afrika’da Dedirten Boulders Kumsalı

boulders beach

Kumsalda bir yandan güneşlenirken, öte yandan ortalıkta bıcır bıcır dolaşan penguenler olduğunu, denizde yüzerken, etrafınızda minik, tatlı karartıların dolaştığını düşünün. Boulders kumsalı, hayatınızda belki de başınıza gelebilecek en enteresan deneyimi yaşatıyor. Penguenleri kimse rahatsız etmiyor, herkes olabildiğince bilinçli ve çevreye saygılı. İnanılmaz bir deneyim, yaşamadan, çok şey yaşadım demeyin.

17- Sayfiye Yeri Kalk Bay

2

Etrafta cafeler, restoranlar, foklar, kitapçılar, geleneksel kıyafetler satan dükkanlar, balıkçılar, köprü altından denize giren siyahi çocuklar… Kalk Bay tam bir sayfiye yeri. Pazar günü kruvasan ve kahve ile bir kahvaltı yapıp, öğleyi fish&chips’le geçirebilirsiniz. Pastaneleri ile meşhur olan bölge, aynı zamanda Brass Bell isimli içinde havuz olan bir restorana ev sahipliği yapıyor. Aile ile yapılan tatiller için daha ideal bir mekan olamaz.

18- Jet Sosyetenin Tercihi Clifton Beach

clifton

Clifton Plajı Cape Town’ın en pahalı yerleşkelerinin yakınında bulunuyor ve mavi bayrak sahibi buz gibi sularıyla beni karşılıyor. “Bir dalınca soğuğa alışıyorsun” lafı burası için geçerli değil, keza alışılmıyor. Yıllardır dünyanın en güzel plajları listesinde ilk 10’da bulunan Clifton Plajı aslında 4 farklı kumsaldan oluşuyor ve bu kumsallar birbirinden kayalar ile ayrılıyor. Jet sosyetenin nasıl bir hayat yaşadığını merak edenlerin gidebileceği bir adres.

19- Lions Head Tırmanışı 

lions head

Cape Town’da her ay dolunay kutlamaları oluyor. Yüzlerce insan ellerinde fenerlerle Lions Head dağına yürüyüşe çıkıyor. Dönüşüme denk gelen bu etkinliğe katılamadığım için üzülsem de dağın muhteşem görüntüsünü her gün penceremden izleyerek uyumak ayrı bir keyif verdi. Bu dönemde aynı zamanda Moonlight Mass denen bisiklet sürüşüne katılabilirsiniz.

20- “Soooo touristic” V&A Waterfront

waterfront

Dondurmanızı alın, teknelerin kuşattığı Waterfront’ta bir yürüyüşe çıkın. Burası alışveriş merkezleri ve “eve giderken hediyelik ne götürsem” sorunuza yanıt veren birçok dükkana sahip bir liman. Dev fil heykeli ve barış ödülü almış 4 Güney Afrikalı liderin yanında fotoğraf çektirmek ise bir “must”.

22- Bir Üniversiteli Kasabası Stellenbosch

stellenbosch

Stellenbosh bir üniversiteli kasabası. Her yer tertemiz, cafeler rengarenk, sokaklar cıvıl cıvıl. Sanat eserlerinin fazlalığı ile dikkatimi çeken kasaba gündüz turistlere, gece partileyen üniversite gençliğine ait. Stellenbosch aynı zamanda birçok şarap fabrikasının da bulunduğu bir bölge. Şehirden yaklaşık 45 dk uzaklıkta.

23- Kendine Güvenenler İçin Kafes Dalışı

kafes dalışı

Dev köpekbalıklarını 10 cm yakınından vahşi ortamında görseniz ne yapardınız? Deneyenlerden bazıları bir daha yapmaya korkuyor, bazısı ise defalarca yapacak kadar bu deneyimin müptelası oluyor. Yerel halkın bir kısmı etik bulmasa da Cape Town’da inanılmaz yoğun bir kafes dalışı turizmi var. Bir kafesin içinde okyanusa iniyorsunuz ve yem atılarak o tarafa çekilen köpek balıklarını hemen yanından izliyorsunuz.

24- Envai Çeşit Yırtıcının Yuvası Ulusal Parklar

safari

Afrika’ya gelmişken vahşi hayatı yakından izlemeden dönmek olmaz. Şehrin çok uzağında olmayan ulusal parklardan birini rotanız olarak belirleyip vahşi kuşları, sürüngenleri, memelileri ziyaret edin. Şanslıysanız bazılarını sevebilirsiniz de.

25-Tarih Derslerinden Hatırlayacağımız Ümit Burnu

  ümit burnu

Afrika’nın en güney ucu olarak bilinen bu nokta, aslında Afrika’nın en güney ucu değil:) Tarihsel açıdan da bir dönem Akdeniz’in değerinin artmasına sebep olan bu koy, sonsuz okyanusu izleyebilmeniz için doğru nokta. Şehrin merkezine biraz uzak olduğunu da belirtmem gerekir.

 

Veee birkaç not daha:

1 TL: 5 Rant, Türkiye’den gidenler için şehir ziyadesiyle ucuz.

Sokaklarda para isteyen insanlar çok fazla, ancak tehlikeli değiller, korkmayın.

Afrikalı kadınların muhteşem saçlarının %90’ı peruk ya da postiş (ve bunu çok çok geç fark ettim). Bir kuaföre gidip saç satın alıp aynısını yaptırabilirsiniz.

Yüzlerce tur şirketi var ancak birkaç yerel arkadaş edinmeniz hepsinden çok fayda sağlayacaktır.

Gece hayatı güzel ama buradaki gençler daha çok parti düzenlemeyi tercih ediyor.

Pazarlık hat safhada, bir şey almak isterseniz mutlaka ama mutlaka pazarlık edin.

Tip %10 ve genelde adisyonda yazmıyor, bırakmayı unutmayın.

Ve son olarak Cape Town’a giderseniz gözleriniz hep gökyüzünde olsun. Hayatınızda bir daha bu kadar garip ve güzel bulutlar göremezsiniz:)

 

Our Readers Comments

  1. Ahhh, ahhh ne özledim seni Cape town! Paylaşım için teşekkürler..

    • @Emre en kısa zamanda oraya tekrar gidecekmişsin gibi bir his var içimde! İçindeki hissi dinle ve hemen şurayı tıkla: http://www.geziko.com/

  2. Bildiğin tekrar yaşadım Cape’i. Yazanın ellerine sağlık 🙂

    • Yazarı okuyucusuna teşekkürü borç biliyor, nice yeni seyahatler diliyor 😉

  3. babacigim.. ellerine saglik gordugun yerler cok guzel ama senin yazdigin betimlemeler daha da guzel..sanki senin le bu guzel yerleri gezmis gibi oldum..tebrikler. yazmayi dusun cok iyisin..guzel oglum seninle gurur duyuyorum..baban

Bu Konu Hakkında Söyleyecekleri Olanlara...